Cinsel enerji yaratılışın temel enerjisidir. Tantrik ve taoist öğretiler önemli bir şeyin farkına vardılar. Cinsel enerji bedende karşılıksız olarak ortaya çıkmaktaydı. Diğer tüm enerjiler için, hayatla her düzeyde etkileşim ya da alış veriş gerekirken, beden, cinsel enerjiyi herhangi bir enerjiye ihtiyaç duymadan üretmekteydi. Bu öğretiler, bu önemli noktayı dikkatle incelemekten doğmuştur.
Cinsel enerji varoluşun kaynağındaki enerjiydi ve onun ortaya çıkışı kendiliğindendi. O var olan her şeyin temelindeki enerjiydi. Buradan yola çıkarak, cinsel enerjiyi anlamak ve onu en verimli şekilde kullanmak, bu öğretilerin çıkış noktası oldu.
Seksüel enerji, erkek ya da kadın bedeninde kendiliğinden ortaya çıktığında olan şey, var oluşun devamlılığının sağlanmasıdır. Hayatın, sonraki nesilleri yaratarak varlığını sürdürmesi için canlılar üreme güdüsüyle baskılanıyorlar. Buradan da anlıyoruz ki, cinsel enerjinin bu seviyedeki yaratımı, hayatın korunması ve devamlılığının garanti altına alınmasıdır. Bu güdü o kadar güçlüdür ki hiçbir insani sistem, üreme güdüsünü tamamen baskılamaya cesaret edememiştir.
Hayatın korunması ve devamlılığının sağlanması, insan farkındalığından kaynaklanmamaktaydı. O, cinsel enerjinin güdülemesiyle var oluyordu. Bu güdüleme, cinsel hazzı doruğa ulaştırmak ve hazzın derinliklerinden kaybolmak vaadiyle yaratılıyordu.
Bu öğretiler, orgazma sürüklenme baskısıyla cinsel enerjinin nasıl bir yol izlediğini incelediler. Gördükleri şey, orgazma ulaşmak için çiftlerin çabaladıkları, orgazma ulaştıkları anda da cinsel enerjinin evrene karıştığı ve çiftlerden uzaklaştığı idi. Aslında olan şey, çiftlerin, ya orgazma ulaşarak cinsel enerjiyi evrene saldıkları, ya da ulaşamayarak strese girip enerjiyi bedenlerinde bloke ettikleri ve işe yaramaz hale getirdikleriydi.
Gördükleri şey, bedenin iki durumda da bundan zarar gördüğü idi. Cinsel enerji, kısa süreli bir bilinç kaybına yol açan hazla israf ediliyor ya da bloke edilerek bedende belli bölgelerde sıkışıp kalıyor, bu da bedenin bütünlüğünde enerji dengesizliğine neden oluyordu.
Bedenin temel yaşam enerjisi olan cinsel enerjiyle beslenmesi gerektiği, şifa ve farkındalık gelişiminin buna bağlı olduğu önermesi, bu öğretilerin temelini oluşturdu. Cinsel enerji harekete geçirilmeli, bedenin şifalanması ve farkındalığın gelişimi için yeniden konuşlandırılmalıydı.
Tantrik ve Taoist öğretilerin çıkış noktalarını iki boyutta inceleyebiliriz.
1- Cinsel enerjinin bedende yeniden konuşlandırılması ve bu amaca dönük bir metot yapısının yaratılması.
2- Orgazmın yeni bir tarifinin yapılması.
1- Cinsel enerjinin bedende yeniden konuşlandırılması ve bu amaca dönük bir metot yapısının yaratılması.
· Bu öğretilerin asıl anlamı, seksi, orgazma sürüklenmek için partnerinin cinsel enerjisini soğurmak temelinden uzaklaştırıp, çiftlerin birbirinin farkında olarak, ortak bir amaç için (cinsel enerjinin bedende yeniden konuşlandırılması için) bir araya geldiklerinin bilincine varmalarıdır.
· Spontan seksin yaratabileceği tüm yanlış anlama ve incinme potansiyelinden uzaklaşmak ve planlı hareket etmenin bir amaçla ilintili olursa, çok daha başarılı sonuçlar verdiğini fark etmektir.
· Cinsel enerjinin bedende yeniden konuşlandırılması için bir metodu incelikle uygulamaktır.
2- Orgazmın yeni bir tarifinin yapılması.
· Orgazmın yeni tarifi, kısaca, onun bedenin içinde meydana gelmesidir. Penis ya da klitoris orgazmı, cinsel organlar bölgesinden dışarıya doğru hareket eden bir enerji patlamasıdır ki, elimizde olan şey sadece yeniden tekrar etme isteğidir.
· Hazza bağımlı hale gelmenin iki boyutundan söz edebiliriz. Birincisi, yaşam güdüsüyle savrulmak ve yeni nesillerin yaratımı için yeniden ve yeniden seks yapmayı istemek. İkinci boyut ise, hazzı o belirgin biçimiyle yaşayabilmek için, bir haz paterni yaratmak ve o kanalı açık tutabilmek için de, her seferinde daha fazla yaşam enerjisi tüketmek zorunda kalmak. Çünkü hazzın tek yönlü bir kanalda yaratılması ve tekrarlanabilmesi için, her seferinde daha fazla yaşam enerjisi akacak şekilde kanalı açık tutmaya çalışmak gerekir ki, bu da pornografinin ve cinsel sapmaların yolunu açmaktadır.
· Orgazmın yeni tarifi, böyle bir kanalı yaratmaktan vazgeçmekle ve cinsel enerjiyi bedenin tamamında devindirmekle ve bu devinimi geliştirmekle ortaya çıkacak olan yeni duyumların tarifidir.
· İlginç olan, bu öğretilerde orgazmın yeni tarifi bir amaç değil, kendiliğinden doğan bir sonuçtur. Bireylerin önünde olan hedef ise, cinsel enerjiyi yeniden konuşlandırarak, şifa ve farkındalık yaratmaktır.
Tantrik ya da Taoist öğretilerin ana fikri, cinsel enerjiyi ısındırmak, bedende açığa çıkarmak ve sonra da onu bildik orgazma yönlendireceğine, bedende dolaşıma sokmak ve bedeni cinsel enerjiyle beslemektir.
Partnerli ya da partnersiz uygulamalar yapılabilir. Temel olarak, cinsel organlar bölgesinde meydana gelen ısınma, cinsel enerjinin harekete geçmesine ve bedende birikmesine neden olur. İlk aşama, biriken enerjiyi, kuyruk sokumundan yukarıya doğru, dikkatimizi orada tutarak ve nefesimizi kullanarak, omurga boyunca ve omurganın içinden emmekten ibarettir. Nefesimizi bir emme basma tulumba gibi kullanarak ve dikkatimizi omurgadaki enerjinin yükselme hissinde tutarak uygulamayı yaparız. Cinsel enerjiyi kuyruk sokumundan derin nefesler alarak, omurganın içinde yükseltip, başın içine kadar getiririz. Ve sonra, iki kaşın arasındaki bölgeden aşağıya doğru, vücudun içinden ama ön tarafından, göbeğin üç parmak altındaki bölgeye indirir ve orada depolarız.
Uygulamadaki kritik noktalar şöyle sayılabilir.
1- Orgazma sürüklenme anına, yani geri dönüşü olmayan noktaya gelmemeye özen göstermek. Dönüşü olmayan noktaya on dersek, sekizde uyarılmayı durdurmak; solunumu ve dikkati kullanarak enerjiyi bedende çevirip depolamaya başlamak.
2- Partnerle çalışıyorsanız, birbirine saygı ve empatiyi korumak, ortak amacın farkında olmak ve anlamlı sonuçlar için sabırlı olmak.
3- Planlama konusunda titizlik ve anlaşmaya uygun davranmak, tavsatmamak, ve birbiriniz hakkındaki daha önceki düşüncelerinizi, özellikle yargılarınızı, bir yana bırakabilmek. O yargıların parçası olduğunuzu, partnerinizin de uygun koşullarda sizin gibi değişmeye hazır olduğunu unutmamak. Buna büyük bir kredi açmak ve ilk hayal kırıklığında vazgeçmemeyi başarmak.
Bu öğretileri hangi seviyeden uygularsanız uygulayın, aslında yaptığınız şey, partnerinize saygı duymak, onu bir tatmin nesnesi olmaktan çıkarmak, cinsel paylaşımı eğlenceli ve verimli bir aktiviteye dönüştürmektir. Cinsel enerjinin saflığını ve doğru konuşlandırıldığında, şifa ve farkındalık demek olduğunu fark etmektir.
İlginç olan, korkularımız, güvensizliklerimiz, limitlerimiz, yanlış anlamalarımız, kendimizle ilgili yanlış anlamalarımız; tüm bunlar, böylesi bir aktivite içerisinde gün yüzüne çıkacak, bizim onlarla yüzleşmemizi bekleyecektir.
Hepimizin belki de en büyük problemi, inandığı gibi yaşayamaması ve buna katlanamadığı için de yaşantısına inancını uydurmasıdır. Kendimizle açıklıkla yüzleşebilir ve gerçekten inandığımız bir var oluşa geçiş yapabilir miyiz?
Cinsel enerjinin yeniden konuşlandırılması uygulamaları bu konuda bize harikulade bir destek vermektedir.
Burada, kısa bir makale içinde elbette, bu öğretileri tüm ayrıntısıyla paylaşabilmek mümkün değildir. Yapmak istediğim , cinsel enerjinin doğru kullanılmasının değerine dikkat çekmek ve bu öğretilerin binlerce yıllık birikiminin bu alanda çok şey vadettiğini hatırlatmaktır. Ve ayrıca, cinsel enerjiyle ilgili pornografik paternlerin bizi bir yere götürmediği gibi sadece hayat enerjimizi çaldığı ve savunma mekanizmalarımızı da kemikleştirdiği ve inancımızı yaşantımıza uydurmak zorunda bıraktığı gerçeğine dikkatimizi çekmektir.
Halbuki olması gereken, yaşantımızın inancımıza uygun bir biçimde değişime kavuşmasıdır.
Kendinizle yüzleşmeye, aslında kim olduğunuzu görmeye ve sevgiyle kabul etmeye hazırsanız, cinsel enerjinin yeniden konuşlandırılmasına belki de cesaret etmelisiniz.
Bu temel enerjiyi daha iyi anlamak ve onu daha verimli kullanmak (ki bu bana göre şifa ve farkındalık demektir) isterseniz, bu konuda ülkemizde birçok güzel çeviri bulabilirsiniz. Yazının sonunda birkaç kitap önerim de olacak.
Son olarak, her alanda olduğu gibi, aşırı bilgilenmenin süreci baltalayabildiği hakkında sizi uyarmak isterim. Yalın ve temel bir görüşü oluşturur oluşturmaz uygulamaya geçmeniz ve sabırla, ilk sonuçları alıncaya kadar bunu sürdürmeniz belki de en önemli noktadır.
Sevgilerimle,
Kitap önerilerim:
Mantak Chia nın Kitapları (Dharma Yayınları) ; Tantra ve Ötesi (Taocu Kutsal seksle şifa), (Dharma yayınları)